Bu yazı Mira ile birlikte geçirdiğimiz ilk spa deneyiminin güncesi olacaktı ki, yine yazarken konu konuyu açtı :) Çocuk gelişimi ile ilgili çok önemli konuları da paylaştım. Tekrar belirtmek isterim ki doktor, pedagog, psikolog değilim. Sadece bir yetişkinin yapı taşlarının çocukluğunda atıldığına inanan ve işte bu yüzden de Mira'nın sağlıklı (hem ruh hem beden), mutlu, huzurlu, özgüvenli bir birey olması için; çocuk gelişimi üzerine okuyan, araştıran, kafa yoran, Mira ile de teorik bilgilerini pratiğe döken bir anneyim. Paylaşımlarım bundan ötürü yani sevgili okur.
*****************************************************************************
Evet benim 2,5 yaşındaki minik sıpam spa'ya gitti :) Mira ile geçirdiğimiz eğlenceli SPA deneyimimizi paylaşmak isterim sıcağı sıcağına, ki dileyen çocukla yapılabilecek keyifli aktiviteler listesine ekleyebilsin. Ana/kız ya da baba/oğul baş başa keyifli vakit geçirebilirsiniz bu sayede. Gerçi biz spa'nın kapalı havuzundan (termal havuzdan değil tabii ki) faydalandık ama olsun :)
Peki nerden çıktı bu spa? Mira ile 2 hafta önce Aquababies'in 1 seanslık yüzme kursuna davet edilmiştik. Mira lisanslı yüzücü anne kotasından davetliydi. Dersi veren öğretmen master yüzme takımından arkadaşımdı. Tam da anneler gününe denk gelmişti, nefisti. Pazar sabahı 8:45'te havuzda mayolu ve boneli ana/kız olarak hazırdık :)
İşte bu gördüğünüz minik pembe karpuz Mira'dır efenim :)
Babamız da mayosunu giydi, havuza girmeden bize eşlik edecekti, Mira'ya aferinler düzüp motive edecekti. Özgüvenli çocuk yetiştirmek istiyorsak bu önemli bir konu belirtmek isterim. Özellikle baba tarafından "sen çok beceriklisin, bu konuyu çok güzel kavradın ve uyguluyorsun, seninle gurur duyuyorum, bravo" şeklinde motive edici sözlerin söylenmesi gerekiyor...elbette bu sözleri çocuğun yaşına uygun şekilde söylemelisiniz. 6 aylık bebeği alkışlamak, gülümseyerek onaylamak gibi. Peki bunu anne yapamaz mı? Elbette ki yapar ve zaten anne de yapmalıdır ancak uzmanlar diyor ki çocuklar "başarılı olma duygusunu" daha çok babadan alıyor. O yüzden babanın rolü bu konuda önemli. Özgüven çocuk gelişiminde çok önemli ve dikkat edilmesi gereken bir konu. Sağlıklı birey olmak, sağlıklı bir çocukluktan geçiyor neticede...
Babamız da mayosunu giydi, havuza girmeden bize eşlik edecekti, Mira'ya aferinler düzüp motive edecekti. Özgüvenli çocuk yetiştirmek istiyorsak bu önemli bir konu belirtmek isterim. Özellikle baba tarafından "sen çok beceriklisin, bu konuyu çok güzel kavradın ve uyguluyorsun, seninle gurur duyuyorum, bravo" şeklinde motive edici sözlerin söylenmesi gerekiyor...elbette bu sözleri çocuğun yaşına uygun şekilde söylemelisiniz. 6 aylık bebeği alkışlamak, gülümseyerek onaylamak gibi. Peki bunu anne yapamaz mı? Elbette ki yapar ve zaten anne de yapmalıdır ancak uzmanlar diyor ki çocuklar "başarılı olma duygusunu" daha çok babadan alıyor. O yüzden babanın rolü bu konuda önemli. Özgüven çocuk gelişiminde çok önemli ve dikkat edilmesi gereken bir konu. Sağlıklı birey olmak, sağlıklı bir çocukluktan geçiyor neticede...
Hep diyorum ya yazacak çok konum var, içim fokur fokur kaynıyor :) Yine bir konudan bahsederken diğer çok önemli bir konuya geçiverdim. Aslında hepsi birbiriyle bağlantılı sarmal bir yapıda :) Neyse dönelim spa konumuza...
Mira ile davet edildiğimiz yüzme seansı Bursa Crowne Plaza'nın içine bulunan Nymphaea Thermal Spa içinde ki havuzda idi.
Ve işte Mira yüzme dersinde :)
Açıkçası Aquababies'in kurs için bu havuzu seçmesi, havuzu hijyenik olarak onaylamamı kolaylaştırdı :) Babamızın çalıştığı bir tatil günü ana/kız keyif günü yapmaya karar verdi(m)k :) Sabah ben kahvaltımızı hazırlarken, Mira da havuz çantamızı hazırladı, evet bunu gerçekten yaptı, Mira ile iş bölümü yapmaya, ona sorumluluk vermeye çok çok minikken başladım. Ve şimdi 2,5 yaşında evde bana acayip yardımcı bir kızım var :) Şunu yapıyorum, bir kere onunla çok güzel ve net konuşuyorum. Mesela o sabah ki konuşmam "Mira tatlım bugün seninle havuza gideceğiz, hani gidip yüzmüştük ve sen çok sevmiştin, işte bütün gün yüzebiliriz. Zaman kaybetmemek için, ben kahvaltımızı hazırlayayım sen de havuz çantamızı hazırla. Bak bunlar çantaya yerleştirilecek eşyalarımız, sen düzgünce koy ve senin özel götürmek istediğin bir oyuncağın varsa onu da koy, yardıma ihtiyacın olursa bana seslen, tamam mı? Gelen cevap net "pamam (tamam) anne" :) Konuşurken dizlerimin üstüne çöküyorum, onunla göz teması kuruyorum, bir elimde elinde oluyor, gözlerinden anlıyorum anlayıp/anlamadığını. Bu arada çocuklarla konuşurken onlarla aynı göz seviyesine inmek çok çok önemli. Düşünsenize, sizden 2-3 kat büyük bir devin yukardan bir şeyler söylediğini, ne fena değil mi? Hoooop yine atladık çocuk gelişimine, şimdi havuza dalmaya gidelim bakalım :)
Neler yaptık peki biz spa'da? Bolca yüzdük havuzda, hopladık, zıpladık, daldık. Sonra karnımız acıktı ve o an anladım ki genetiğin bile henüz keşfedemediği bazı ince detay transferler var çocuklara analarından :) Mira hamburger yemek istedi ki bu annesinin yüzmeden sonra acıkınca ennn sevdiği şeydi pek tabii ki yanında buzzzz gibi cola ile. Mira henüz cola ile tanışmadı, koruyabildiğim kadar da tanışmayacak. Hemen çıktık havuzdan, gittik güzel cafe'sine spa'nın. Orda ki abiye sorduk, hamburgerin köftesi el yapımıymış, ki Crowne Plaza'nın mutfağı nefistir, gitmediyseniz gidin derim. Yanına da taze portakal suyu sıktı abimiz. Ay bir de elma dilim patatesler gelmesin mi? Of of of Mira'dan mutlusu yok, yumuldu tabi köfte :)
Hamburger tabağını görünce mutluluktan uçan Mira :)
Ay şimdi bunu da atlayamam ki, bahsetmeliyim. Çocuğunuz sıcak bir şeye dokunmak istediğinde "aaaa cısssss" diyerek uzaklaştırmayın lütfen. Birlikte dokunun, bırakın sıcağın ne olduğunu dokunarak hissetsin, elbette soba ve fırına dokunsun demiyorum. Ama sıcak bir bardak çaya/kahveye birlikte dokunun, o hemen öğrenecek inanın. Sonra sıcak bir cisme dokunmak istediğinde ve uyardığınızda anlayacak ve hatırlayacak sıcağı, koruyacak kendini. Kışın kalorifer peteği de çok güzel bir sıcak öğretici bu arada :) Ne demiştik? Müdahaleci ana/baba olmuyoruz, tehlikeleri öğretiyoruz ve ona hissettirmeden kontrol altında tutuyoruz.
Hooop döndük termal havuza. Temkinli bir şekilde yürüdü havuz kenarına, önce ayaklarına geldi sıcak su, geri gitti, sonra elini de soktu geri çekti, ve kapıya doğru yöneldi :) Bütün bu anlattıklarım 1 dakika içinde oldu ki, termal ortamlar çocuklar için zararlı, uzun kalmamalıydı zaten.
Oradan geçtik hamam bölümüne. Önce ben bir kolaçan ettim cıbıl cıbıl teyzeler var mı diye ki hiç kafasını bile sokmayacaktım içeri, baktım herkes usturuplu, peştamalli falan, bak bakalım Mira burası hamam, burası göbek taşı, bak yerler de sıcak gördün mü, burada anneler sıcak banyo yapar, çocuklar giremez dedim. Cevap netti yine "pamam anne"...Kapıdan baktık ve çıktık. Ahhh ahhhh orda da çok aklım kaldı, şöööööyle bir güzel kese yaptırmak vardı da başka bahara kaldı :)
Hadi yorulduk gel dinlenelim dedim. Hamamdan sonra dinlenme salonuna geçtik. Yanımızda getirdiğimiz dergilerimizi gittik dolabımızdan aldık. Kocamaaaan ferah bir dinlenme odası vardı bu arada.
Keyfe geliniz :)
Ve işte Mira yüzme dersinde :)
Açıkçası Aquababies'in kurs için bu havuzu seçmesi, havuzu hijyenik olarak onaylamamı kolaylaştırdı :) Babamızın çalıştığı bir tatil günü ana/kız keyif günü yapmaya karar verdi(m)k :) Sabah ben kahvaltımızı hazırlarken, Mira da havuz çantamızı hazırladı, evet bunu gerçekten yaptı, Mira ile iş bölümü yapmaya, ona sorumluluk vermeye çok çok minikken başladım. Ve şimdi 2,5 yaşında evde bana acayip yardımcı bir kızım var :) Şunu yapıyorum, bir kere onunla çok güzel ve net konuşuyorum. Mesela o sabah ki konuşmam "Mira tatlım bugün seninle havuza gideceğiz, hani gidip yüzmüştük ve sen çok sevmiştin, işte bütün gün yüzebiliriz. Zaman kaybetmemek için, ben kahvaltımızı hazırlayayım sen de havuz çantamızı hazırla. Bak bunlar çantaya yerleştirilecek eşyalarımız, sen düzgünce koy ve senin özel götürmek istediğin bir oyuncağın varsa onu da koy, yardıma ihtiyacın olursa bana seslen, tamam mı? Gelen cevap net "pamam (tamam) anne" :) Konuşurken dizlerimin üstüne çöküyorum, onunla göz teması kuruyorum, bir elimde elinde oluyor, gözlerinden anlıyorum anlayıp/anlamadığını. Bu arada çocuklarla konuşurken onlarla aynı göz seviyesine inmek çok çok önemli. Düşünsenize, sizden 2-3 kat büyük bir devin yukardan bir şeyler söylediğini, ne fena değil mi? Hoooop yine atladık çocuk gelişimine, şimdi havuza dalmaya gidelim bakalım :)
Neler yaptık peki biz spa'da? Bolca yüzdük havuzda, hopladık, zıpladık, daldık. Sonra karnımız acıktı ve o an anladım ki genetiğin bile henüz keşfedemediği bazı ince detay transferler var çocuklara analarından :) Mira hamburger yemek istedi ki bu annesinin yüzmeden sonra acıkınca ennn sevdiği şeydi pek tabii ki yanında buzzzz gibi cola ile. Mira henüz cola ile tanışmadı, koruyabildiğim kadar da tanışmayacak. Hemen çıktık havuzdan, gittik güzel cafe'sine spa'nın. Orda ki abiye sorduk, hamburgerin köftesi el yapımıymış, ki Crowne Plaza'nın mutfağı nefistir, gitmediyseniz gidin derim. Yanına da taze portakal suyu sıktı abimiz. Ay bir de elma dilim patatesler gelmesin mi? Of of of Mira'dan mutlusu yok, yumuldu tabi köfte :)
Hamburger tabağını görünce mutluluktan uçan Mira :)
Elma dilim patatesleri acılı domates sosuna bandırıp yiyen Mira :)
Karnı doymuş ve keyiften 4 köşe Mira :)
Karnı şişince yüzmeye ara verdik ve sindirim sistemi çalışırken onu inzivaya çekmeye karar verdim :) Hadi dedim gel spa'yı keşfedelim, neler varmış bakalım. Bir kere cümlenin içinde "keşfetmek" fiili geçince Mira hipnotize oldu ve "pamaaam (tamam)" diyerek düştü yola. Çıpıldak ayaklarımızla, şıp şıp başladık keşfe. Acayip büyük bir yer bir kere. Bir sürü masaj odası var, her birinin yapısı farklı. Şansımıza bomboştu, Mira'yı serbest bıraktım, o önde ben arkada hepsine girdik çıktık :) tütsü kokulu, rahatlatıcı müzikli loş odalar çok ilgisini çekti tabii. Ahhhh ahhhh şöööyle güzel güzel masaj yaptırmak da vardı ve normalde tüm gün onlardan da faydalanabiliyordum ve fakat Mira olunca es geçtik. Şunu yapacak halim yoktu pek tabii ki, yavrucuğum sen otur şu köşede, şimdi bu teyze bana masaj yapacak, izle!!!!!! Bu yapılmaz, yapılmamalıdır değil mi sevgili ana/babalar, aman diyeyim. Mira bütün boş odaları dolaşıp bitirince dur bakalım şu termal kısmına bir bakalım dedim. Termal havuzu cam kapısından gösterdim, çıkan buharlar çok dikkatini çekti ve içeri girmek istedi. Kapıdan girmeden önce anlaşma yaptım onunla, hemen girip bakıp çıkacağız, tamam? "pamam anne". Bunu da yapınız, küçük anlaşmalar, onlar cin gibi, sınırlar olmalı mutlaka. Girdik içeri yüzüne vuran buharla gülümsedi önce, sonra havuza yaklaşmak istedi, çok sıcak istersen ellerini sokabilirsin dedim. Benim içtiğim çay/kahve kadar sıcak dedim, anladı derecesini :) Ay şimdi bunu da atlayamam ki, bahsetmeliyim. Çocuğunuz sıcak bir şeye dokunmak istediğinde "aaaa cısssss" diyerek uzaklaştırmayın lütfen. Birlikte dokunun, bırakın sıcağın ne olduğunu dokunarak hissetsin, elbette soba ve fırına dokunsun demiyorum. Ama sıcak bir bardak çaya/kahveye birlikte dokunun, o hemen öğrenecek inanın. Sonra sıcak bir cisme dokunmak istediğinde ve uyardığınızda anlayacak ve hatırlayacak sıcağı, koruyacak kendini. Kışın kalorifer peteği de çok güzel bir sıcak öğretici bu arada :) Ne demiştik? Müdahaleci ana/baba olmuyoruz, tehlikeleri öğretiyoruz ve ona hissettirmeden kontrol altında tutuyoruz.
Hooop döndük termal havuza. Temkinli bir şekilde yürüdü havuz kenarına, önce ayaklarına geldi sıcak su, geri gitti, sonra elini de soktu geri çekti, ve kapıya doğru yöneldi :) Bütün bu anlattıklarım 1 dakika içinde oldu ki, termal ortamlar çocuklar için zararlı, uzun kalmamalıydı zaten.
Oradan geçtik hamam bölümüne. Önce ben bir kolaçan ettim cıbıl cıbıl teyzeler var mı diye ki hiç kafasını bile sokmayacaktım içeri, baktım herkes usturuplu, peştamalli falan, bak bakalım Mira burası hamam, burası göbek taşı, bak yerler de sıcak gördün mü, burada anneler sıcak banyo yapar, çocuklar giremez dedim. Cevap netti yine "pamam anne"...Kapıdan baktık ve çıktık. Ahhh ahhhh orda da çok aklım kaldı, şöööööyle bir güzel kese yaptırmak vardı da başka bahara kaldı :)
Hadi yorulduk gel dinlenelim dedim. Hamamdan sonra dinlenme salonuna geçtik. Yanımızda getirdiğimiz dergilerimizi gittik dolabımızdan aldık. Kocamaaaan ferah bir dinlenme odası vardı bu arada.
Keyfe geliniz :)
Bolca dinlenip keyif yaptıktan sonra tekrar atladık cuuup diye havuza. Kudurduk ve bolca antrenman yaptık. Bir de baktık ki taze sıkılmış portakal sularımız gelmiş ikram olarak havuz başına, şımardık ve keyfimiz katmerlendi :) Parmaklarımız büzüşene kadar havuzda kaldık :)
Sonra tam 1 saat banyo/saç tarama/saç kurutma seansımız vardı ki işte bu kısım çok da keyifli değildi. Mira'nın saçları çok gür ve uzun olduğu için (maşallah) oldukça zor oluyor. Mira bol saçlı doğdu ve saçları hiç dökülmeden çılgın gibi uzadı, şimdi 2,5 yaşında belinin altında saçları olan komik bir kız :) Haklı olarak sıkılıyor ve bu noktada onu oyalamak için bir şey bulmam gerekiyor. Bunun için evde banyo öncesi eline ilk defa alıp inceleyeceği bir şeyi hazır ediyorum ki banyodan çıkınca saçını kuruturken eline tutuşturuyorum :) Orda bu imkanım olmadığı için, baktım çantada şekersiz çiklet var, verdim eline, attı ağzına :) Ve işte o hali :)
Evet spa'da bir gün geçirdi minik sıpa 2,5 yaşında. Elbette sadece havuzundan faydalandık ama her tarafını da keşfettik. Onun için özgür, farklı, bol keşifli, spor dolu bir gündü. Peki ya benim için? Eskiden bana deselerdi ki, 1 tam gününü havuzda geçirecek ve fakat kulaç atmadan, yüzmeden geri çıkacaksın, yok yaaa derdim, pışıııkkk!!! Benim gibi su kuşu için olacak şey değil, Allah sağlık verdikten sonra hiçbir şey tutamaz beni!!! Oysa Mira beni tuttu, işte yaşadım o günü :) Mira'cıma adanmış bir gün geçirdim, o havuzda özgür 1 kulaç bile atmadım. Bütün gün tüm imkanlar hediye edilmişken spa'nın havuzunda Mira'ya yüzme öğretmeye çalışmak dışında hiçbir aktiviteden faydalanamadım. Deli gibi yoruldum. Amaaaa onunla paylaştığım bu özel günün sonunda bana sımsıkı sarılması, yanaklarımı dişlerime gömecek kadar sıkı öpmesi öpmesi, "danım (canım) annem" demesi her şeye değerdi. Evet Mira ile tatlı bu hayat :)
Bize bu harika günü hediye eden Bursa Crowne Plaza Genel Müdürü Mehmet Kalyoncu'ya, daha kapıdan girince bizi kocaman gülümsemeleri ile karşılayan resepsiyonda ki ekibine, Nymphaea Thermal Spa'nın çok ince ve güler yüzlü ekibine, o gün izinli olduğu için orda olmayan ama olsaydı bizi mutlaka ziyaret edeceğini bildiğimiz Satınalma Müdürü Selçuk Atabekoğlu amcamıza ayrı ayrı çok teşekkür ederiz. Ayrıca bize harika hamburger tabağını hazırlayan (tanıma imkanımız olmayan) mutfaktaki şefe, tazecik portakal sularını ikram eden spa yöneticisine de çok teşekkür ederiz :)
Sevgiyle,
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder